İrem

Sözcükler havada uçuşuyor, sesler birbirine karışıyordu.

kim kimi gerçekten duyuyordu?

Su… Sessiz ve sonsuz…

Bir fırtına geçti içinden, sert rüzgârlar savurdu varlığını... Gök yarıldı, yağmurlar döküldü...Ne zaman, sessizliği korkutucu bir boşluk sandın?

"Karanlıktaysan, sabret; çünkü güneşin doğması yakındır."

Düşün… Ne kadar sürdü bu fırtına? Kaç kez sulara gömüldü, kaç kez kendi içinde kayboldun? ... her dalga, bir kıyıya taşımaz mıydı insanı? Her yağmur, toprağa yeni filizler sunmaz mıydı?

.... gözlerinde eski zamanlardan kalma bir bilgelik...

"Bedenin sudan, ruhun ateşten… Fırtına seni yok etmeye değil, yeniden şekillendirmeye geldi. Kendi hakikatine ulaşmadan önce, suların seni yontmasına izin ver."

Her şey hareket halindeyken, görmek için “dur”

...cevaplar, bazen sessizliğin içinde saklıdır.”

Her fırtına bir gün diner,

ve bazen en güzel çiçekler, en sert yağmurlardan sonra açar.

şimdi, vakit çiçeklenme vakti…

Düşüncelerin, hayatın ritmini şekillendiren ilk adımın; neyi düşünürsen, o gerçeğe doğru adım adım yaklaşırsın."

duy.. dinle.. derin bir nefes al ve sevgiyle bırak.... değiştir her şeyi...